naalakası var

Can gibi ne istediğini bilmeyen,kafası karışık erkekler yüzünden Murat gibi erkekleri üzmeyelim hanımlar.Zaten biz kadınlar olarak nerde sorumsuz,kararsız,ne yaptığını ve yapacağını bilmeyen iki arada bir derede kalmış erkeklere aşık olmaya bayılırız.Ayşegül'de saf biri, kız napsın, garibim dibindeki bu kafası karışık erkeğe aşık oluverdi.Can ile her ne kadar güzel bir ikili olsalarda ilerleyen zamanlarda Can'ın bu gelgitlerinin Ayşegül'e duygusal anlamda daha da zarar vereceğini düşünüyorum.Murat mı? Murat eminim ki Ayşegül'ü elüstünde tutacaktır.Murat'ın Ayşegül'e olan sevgisine sonuna kadar inanıyorum ve bu sebeple kafası çorba olmuş, hala geçmişe takılıp kalan Can'dan derhal uzaklaşmasını istiyorum.Şimdiye kadar Can ve Ayşegül güzel vakit geçirdi,elbette ki güzel yazılmış bir senaryo ile Murat ve Ayşegül ikilisini de sevdirebileceklerini düşünüyorum. Can ve Elif ikilisi de tam anlamıyla birbirleri için yaratılmışlar.İkisinin de ilişki durumu ile ber...

Yine yüreğimiz ağzımızda,her sahnede ha şimdi öptü ha şimdi öpecek diye beklerken bölümü yine elimiz böğrümüzde bitirdik.Ömer artık Defne'nin hislerini bildiği için rahat ama çiftimiz için asıl zor kısım bunu dile getirmek. Defne, İso'ya 10 bölümdür izlediklerimizin küçük bir özetini geçerken haftalardır bizim de kızdığımız ''neden uzaklaşmaya çalışıyor?'' sorusunu kendi kendine sordu ve cevabını da buldu.Evet yani iki gönül bir olmuşken neden uzak kalsın ki. Defne'nin Passionis'in mankeni olduğunu herkes öğrendi ve eğlence orada başladı.Bu duruma Ömer çok sinirlenmiş olsa da izlemesi en keyifli kişilerden Koray sahneye çıktı.Korkusu,egosu,sanatçılığı,fenalık geçirmeleri tüm duyguları ile izlerken nasıl da keyif verdi.Valla çıkıp ''kalp var onda kalp üstüne gitmeyin'' diye bağırasım geldi :) ''Ömer bırak''..Defne'nin ağzından çıkan bu kelime nasıl da güzel bir etki yarattı.Defne'nin bilinç altında ...

Benimde İnadına Aşk için söylediğim şey tam olarakta bu ''Seviyoruz be Abi''..İzlerken gizli kameraya filan çekseler,ya izlenme rekorları kırarım ya da bu kız deli der yetkililere haber verirler.Başından sonuna kadar şapşik şapşik sırıtarak izliyorum.Dizi başlamadan önce kendi kendime dedim ki;''eleştirmek için izle,ağzın bi karış açık izleme'',yok ama izlerken öyle olmadı.Tam da görmek istediğim hareketler oldu.Perşembe'nin gelişi Çarşamba'dan gelir misali,Defne ile Yalın'ın birbirlerine olan hislerini biz biliyordukta onların itiraf etmelerini bekliyoduk ve beklenen de oldu sonunda.Geçen hafta Yalın efsane bi ilan'ı aşk etti demiştik,bu hafta da Defne'den güzel bi itiraf bekliyoduk ki bizim finduk kurdu korkak çıktı.Taşfırın erkeği abileri olan bir genç kızın tam da verebileceği tepkilerdi aslında bunlar.Bir taraftandan da daha yeni yeni kendisine itiraf edebildiği duyguları Yalın'a söyleyebilmesi elbette ki zordu.Aşık olduğun...

Hemen hemen hergün heryerde Kiralık Aşk'la ilgili yazılar yazılıyo,çiziliyor.Herkesin sorduğu soru şu;''Kiralık Aşk neden bu kadar çok sevildi?''Evet çok sevdik,genelde sevdiğin zaman neden seviyorum demezsin ama işin içine TV girince sosyolojik açıdan da bu işi araştırmaya koyulursun.Yayınlandığı saatte nerdeyse Türk Milli Takımının maçı varmış gibi reyting alıyor.Her 3 kişiden 2'si Kiralık Aşk izliyor.Tekrarları bile diğer dizilerin aldıkları reytinglerden bile daha yüksek bir oranına ulaşıyor.Günlük konuşmaların bir yerlerinde kıyısından köşesinden Kiralık Aşk konuşuluyor.Haftanın en güzel günü olan Cuma günü ki kendimden örnek vereyim,pek evde olduğum bir gün değildir.Çalışan çoğu kesimin deşarj olduğu,farklı şekilllerde kafa dağıttı bir gündür.Ama gelgelelim artık Cuma günleri eve mühürlendik.Ben baştan herkesi uyardım Cuma günleri benimle ilgili plan yapmayın,ararsanız da açmam ona göre diye de baştan kuralları mı koydum. :) Çoğu kişinin de acil olmadığı...

Can'cım sen bu kafa ile Ayşegül'ün peşinden daha çoook koşarsın.Artık öküzlüğünden midir?Yoksa köfteyi çaktı ama duruma kendini hazır hissetmemesinden midir?bilinmez,Ayşegül'ün yürek yemiş misali ilan-ı aşkını şaka sandı.Yav aşkın şakası mı olur?Tamam anladık evlilik şakacıktan ama aşk bu aşk... Ayşegül'ün aşkını şaka anlayan Can,kendi duygularına ne gibi bir isim takacak çok merak ediyorum.Bizim oğlan filizlenmeye başlayan aşkından bi haber Ayşegül'ü iyiden iyiye kıskanmaya başladı.Hem de öyle böyle değil.Koskaca Can Tekin minübüs peşinde koştu.Ünlü bir oyuncunun bunu yapması nedir bilir misiniz? :) Aşkın belirtisi olan kıskançlık bu bölüm resmen Can'ı esir aldı.Ayşegül'ün Murat'ın yanına gitmesini engellemek için canını dişine takıp elindeki bütün kozlarını sonuna kadar kullanan Can bu sayede de gözümde efso bi yere oturdu.Sanırım bu ayardaki kıskanç erkek izlemeyi seviyoruz.Belki başımıza gelse karalar bağlarız.Ama işte izlerken ayrı bi güzel...

Bir bilen vakti zamanında demişki aşktan kaçılmaz.İstediğin kadar arkanı dön,gözünü yum,kulaklarını tıka ama yinede kendini aşkın içinde bulursun.Çamura batmış gibisindir,çırpınırsın ama daha da fazla batarsın.Aşkta böyle bişeydir işte,her seferinde yine kendini sevdiğinin yanında bulursun.Ee bizim Defne de bu hesap,olmaz dedi yapamam dedi eveledi geveledi ama yine kendini Ömer'in kollarında buldu.İlk başta Ömer'den uzak kalmam gerekiyor diye istifa edip sonra Sinan'ın asistanı olmasına çok sinir olsam da aslında gönlünden geçen ve yapmak istediği şey Ömer'in yanında olmaktı,işte gel gelelim aşk ne menem bişey ki sevdiğinden anca bu kadar uzak kalabildi. Daha önce ne demiştik "Kıskanç kadın kaç kaplan gücündedir?",işte biz bu akşam onu izledik.Defne'nin Ömer'i nasıl kıskandığını az buçuk zaten biliyoduk ama gözünü karartıp Ömer'in kapısına kadar dayanarak kıskançlık çıtasını bir hayli yükseltti.Piiis Feryal'i de hiç abartısız bir kaşık su...

Yalın'ın Defne'ye ilan-ı aşkını izlerken eminim hepimiz neden diğerleri de böyle şeyler yazmıyor,bizim esas kızımız ve oğlumuzu neden kavuşturmuyorlar diye söylenmişizdir.İşte İnadına Aşk'ı diğer dizilerden ayıran şey, ilk bölümünden itibaren çiftlerimizin birbirlerine hissettiklerini açıkca söylemeleridir.Genelde başrollerimiz aşklarını çoook sonradan birbirlerine söyler bizlerde o arada verem olmuş oluruz.Yani bünyemiz alışık değil böyle hareketlere,o sebeple İnadına Aşk daha bi ilginç geliyor.Bir de araya giren kara kediler ya da türlü entrika çeviren eş dost yok. :) Bu sebeple bize güzel bir romantik komedi izleten senaristler Nehir Erdem Ve Ayşe Ferda Eryılmaz'a kocaman alkışlarımı ve sevgilerimi gönderiyorum. İlk bölümden itibaren Yalın ve Defne'nin birbirlerinden hoşlandıklarını zaten biliyoduk.Bunu sürekli ayrı ayrı dile getiriyorlardı ama dün akşam ilk defa birbirlerine söylediler.Daha doğrusu Yalın öküzü yine kendine yakışan bir şekilde aşkını ilan et...

Hoşlanmıyosan da hoşlanacaksın... Son zamanlarda duyduğum en güzel söz diyebilirim.Çünkü içinde hem kararlılık hem aşk var.Burak bu söylediği ile Aslı'nın gönlünü bilmem ama biz hanımların gönlünü çoktan fethetti diyebilirim.Bu devirde sevmek ayrı ona sahip çıkmak ayrı bi dert olmaya başladı.Bizde bunları anca dizilerde görebiliyoruz artık.O yüzden de ağzımız bi karış açık onları izliyoruz. Dün akşam ki bölümde de Burak Aslı ikilisinin daha da yakınlaştığına yakından şahit olduk.Aslı'nın Burak'tan etkilendiğini ama bir taraftan da korkuları yüzünden duygularına nasıl ket vurmaya çalıştığını,Burak'ın gözünü karartmış bir şekilde nasıl da kendini Aslı'ya inadırmaya çalıştığını izledik.Ama akacak kan damarda durmaz.Aslı istediği kadar ''olmaz biz ayrı dünyaların insanıyız'' klişesine girsede bu aşkın önüne kendileri de dahil kimse geçemez. Peki ya Volkan'a ne demeli.İlla birinin senden hoşlandığını iş işten geçtikten sonra mı anlayacaktın.Asl...

Kıskanç bir kadın kaç kaplan gücündedir bilmek mi istiyorsunuz? O zaman bu cuma Kiralık Aşk'da Defne'yi izleyin derim.Daha önceki bölümlerde Ömer'in Defne'yi nasıl kıskandığını izlemiştik ama şimdi rüzgar Defne'ye döndü.Ömer'i zaten kıskandığını biliyoduk,hatta 9.bölümde ''Şükrü Abi'' Ömer bey'in misafiri var dediğindeki Defne'nin suratının saniyeler hatta saliseler içinde nasıl şekilden şekile girdiğini görmüştük :) Şimdi bu kıskançlık hallerini dışa vurma hatta Ömer'e baya baya belli etme dönemi başlıyor.İşi abartıp Ömer'in kapısına kadar dayanıyor.Ömer cephesinde de bu durum tabiki memnuniyetle karşılanacaktır.Defne'nin kendisini kıskandığını anlayacağını düşünüyorum.Hatta bu işi bilerek daha da eğlenceli hale getirecektir. Kıskançlıklar devam ederken Ömer Passionis'in mankenin Defne olduğunu öğrenecek ve bence Defne'ye güzel bir oyun oynayacaktır.Bunun altında kalacağını hiç sanmıyorum.Benim bildiğim Ömer susup ...

Susmak her zaman iyi bişey değildir.Bazı durumlarda an'ı yakaladığında hemen atlaman lazım,yoksa iş içten çoktan geçmiş olur.İşte dün gece Ömer'de o kadar fırsat ayağının ta dibine düşmüşken değerlendiremeyenlerden oldu.Tek kelime, sadece ''gitme'' demek için en olmadık an'ı seçti.Tv karşısında biz de her söyleyemediğinde de saçımızı başımızı yolduk,içimiz şişti.Her ne kadar hiçbişry söyleyememiş olsa bile Defne'ye karşı el bebek gül bebek olan ilgisi izlerken yağlarımızı eritti.Özellikle Yasemin'in yanında olan tavırları büyük bir ooohh çektirdi.Bir de Defo demesi yok muydu..Gel gelelim Defne'ye, yahu bir insanın gözü nasıl bu aşkı görmez,hadi Ömer'in aşkını göremiyosun.''Demek beraber kahvaltı yapamıycaz,ya da ben geç kalkmayı öğrenicem'' bunu duyupta bu adam bana bişeyler mi hissediyo acaba bile diyemiyor.Ömer'i sevmesinden ve Ömer'in de onu sevmesinden inanılmaz korkuyor.Sebep tabiki ''ayrı dünyaların insa...

Şu aralar TV dünyasında herkesin çok merak ettiği bir konu var.Yeni sezon start verdiğinde neler olacak.Sebebi de şu,bu yaz başlayan diziler çok sevildi ve ciddi reyting aldı,almaya da devam ediyor.Mesela Kiralık Aşk,yaz ay'ı olmasına rağmen kanalına fevkaledenin fevkinde bir reyting getiriyor.Bu yaz başlayan dizileri bir hatırlayalım.Kiralık Aşk,İnadına Aşk,Güneşin Kızları,İlişki Durumu Karışık,Tatlı Küçük Yalancılar,Adı Mutluluk,Çilek Kokusu,Kırgın Çiçekler,Ne Münasebet,Kalbim Ege'de Kaldı,Sen Benimsin devam eden ve aklıma gelenlerin başlıcaları bunlar.Peki ya sezon başladığında şu an bu yayınlanan dizilerin asıl sahipleri startı verdiklerinde neler olacak.Ya da o gün yayınlanan iddalı dizi başladığında neler olacak.Bunun başlıca örneği Cuma günü yaşanacaklar.Karagül reyting oranı açısından çok üst sıralarda ve sürekli gün 1.'si.Peki Karagül başladığında Kiralık Aşk reyting oranlarında bir değişiklik yaşayacak mı?Fikrimce çok etkisinin olacağını sanmıyorum.Çünkü Kiralık A...

Türk TV tarihinin ataları be demiş, ''İki kişinin bildiği sır değildir''...Bunu Tatlı Küçük Yalancılar için söylersek kim neyi ne kadar biliyor? Orta da bir sır var ve bunu kimler biliyor?Hayat iyiler ve kötüler olarak ikiye ayrılıyosa eğer, kim iyi kim kötü bu dizide daha tam olarak netlik kazanmadı.Her bölüm ayrı bir şaşırtıyor.Tam aaaa bu böylemiymiş derken bi an da ters köşe olabiliyosunuz.Ayrıca bu hanım kzılarımız sanki aksiyon filmi kahramanıymış edasıyla her bölüm ayrı bi macera içine giriyorlar.Hem de hiç korkmadan.Valla ben olsam,peşimde birinin olduğunu bilsem evden burnumu çıkarmam.Durum bu iken bizim gözü kızlarımız bu halde bir de aşık olmayı başarıyolar.Ben mesela grip olduğumda bile gözüm kimseyi görmüyoken maşallah bunlar aşkı yaşamayı da eksik etmiyolar.Dizinin ana çifti Asli ve Eren hoca,yani Bensu Soral ve Şükrü Özyıldız.Bu ikili arasında güzel bir uyum yakalandı gibi.Tabi bu konuda çok çeşitli fikirleri olanlarda var ama hiç tartışmasız en beğenilen...

Kiralık Aşk hayatımıza bir girdi pir girdi ve pek de çıkacağı yok gibi.İlk bölümden itibaren Elçin Sangu'nun sevimli kızıllığından mıdır? yoksa Barış Arduç'un karizmasından mıdır? bileyemeyiz ama hikayenin güzelliği ve oyuncuların süperliği bu işi benzersiz yapmıştır.Her bölüm oya misali ince ince işlenmiş Meriç Acemi'nin kaleminden çıkanlar Tv karşısına bizi resmen mühürlüyor.Bir hafta Neriman gibi tepemizden tepemizden sinirler gelse de bir sonraki bölüm neyse ki konular çok uzamadan düzeliyor.Bu tarz ''Fenomen'' olmuş dizilerde dikkati çeken başka bi konu vardır ki o da şu yardımcı roller ne kadar iyi ise o dizi 2 katı daha iyi oluyor.Yani sadece başrollerin uyumu,güzelliği ya da yakışıklığı değil yardımcı oyuncuların iyi olması da diziye etki eden en büyük unsurdur.Keza buna en güzel örnek Neriman / Nergis Kumbasar ve Koray / Onur Büyüktopçu'dur.Kiralık Aşk'ın da bence en büyük sürprizi Onur Büyüktopçu'dur.Muhteşem oyunculuğunu her bölüm kon...

Yaz'ın Öyküsü aslında hem hikayesi,hem oyuncuları ile gayet güzel bir iş,fakat bunları kullanabilen yok.Hikaye fazla ağır ilerliyor ve her bölüm kendini tekrarlayan Yaz'ın annesine karşı olan tavrı,sürekli aynı cümleleri tekrar ediyor olması,sanki tek suçlu annesiymiş gibi davranması bence artık fazla abartıldı.Kadıncaz kızı için silahın önüne atladı,bi dediğini iki etmiyo bu şımarıklık nedir anlamıyorum. Üstüne bi de güzel bi aşk hikayesi yok.Zannedersem ince ince işlenmeye çalışılıyo ama izleyici bu kadar yavaşlığı sevmez.Mert ve Umut yakınlaşmasını, özellikle çok beğenilen Ege ve Yaz ikilisini seyirci sanırım bir arada görmek istiyo, ya da bi yakınlık içinde görmek istiyor. Pazar günü zaten riskli bi gündür, o gün efsane olan kaç diziyi tv tarihinin tozlu sayfalarına gömmüştür.(Örnek:Güneşi Beklerken)Dünkü bölümde gelen tepkiler özellikle Ege'nin az gösterilişine yönelikti.Bence bunu da bi gözönüne alsınlar.Çünkü son zamanların yükselen yıldızı Batuhan Ekşi baya bi sev...