Ben Varım.. ''Kiralık Aşk''
Yine yüreğimiz ağzımızda,her sahnede ha şimdi öptü ha şimdi öpecek diye beklerken bölümü yine elimiz böğrümüzde bitirdik.Ömer artık Defne'nin hislerini bildiği için rahat ama çiftimiz için asıl zor kısım bunu dile getirmek.
Defne, İso'ya 10 bölümdür izlediklerimizin küçük bir özetini geçerken haftalardır bizim de kızdığımız ''neden uzaklaşmaya çalışıyor?'' sorusunu kendi kendine sordu ve cevabını da buldu.Evet yani iki gönül bir olmuşken neden uzak kalsın ki.
Defne'nin Passionis'in mankeni olduğunu herkes öğrendi ve eğlence orada başladı.Bu duruma Ömer çok sinirlenmiş olsa da izlemesi en keyifli kişilerden Koray sahneye çıktı.Korkusu,egosu,sanatçılığı,fenalık geçirmeleri tüm duyguları ile izlerken nasıl da keyif verdi.Valla çıkıp ''kalp var onda kalp üstüne gitmeyin'' diye bağırasım geldi :)
''Ömer bırak''..Defne'nin ağzından çıkan bu kelime nasıl da güzel bir etki yarattı.Defne'nin bilinç altında "Ömer Bey" yoktu.Sevdiğinin dudaklarından sonunda ''bey'' sıfatını duymadan ismini duymak elbetteki Ömer'in de hoşuna gitmişti.Bu durum ikisi arasında yaşananların en güzel habercisiydi.Artık birbileri için ''Ömer ve Defne''ydiler.
''Kıskanç kadın kaç kaplan gücündedir?''Bunun cevabını geçen bölüm görmüştük.İşte dün de damarına başılmış bir kadının nasıl panter kesildiğini gördük.O nasıl atlamaktı valla Ömer gelmese Yasemin'in kaporta dağılacaktı ki verilmiş sadakası varmış.Yasemin gibi akıllı bir kadın nasıl olurda bu kadar basit şekilde Defne'yi işten kovduracağını sanar ki.Daha geçen Ömer'in nasıl Defne'nin üstüne titrediğini gözleri ile gören kadın bu değil miydi? nasıl olur da bunu düşünemez.Sanırım İso aşkı onunda balataları yaktı.Bakalım Yasemin'in işten kovulmasının sonucu neler olacak.Yeni şirket kurup Ömer'e rakip olur mu olur.(Bir zamanlar kovduğun bir kadın vardı diye karşısına çıksa şaşırmam)
Daha öncede demiştim Defne ve Ömer çifti bu aşkta bebek adımları ile ilerliyor artık dev adımları atmaya başlamaları gerekiyor ama sanırım deveye hendek atlarız da onlara büyük adımlar attıramayız.Galiba onlardaki büyü de bu,aslında biz onların birbirlerine açılmalarını beklerken onlar bir bakış,bir gülüşle bu işi çoktan halletmişler bile.Dile dökmeden içlerinde nasıl da güzel büyütmüşler bü aşkı,Ömer'in Şükrü Abi'ye Defne'ye nasıl da alıştığını anlatışı,Defne'nin Ömer'in her halinin aslında nasıl da farkında olduğunu anlatması,ufak bir bakışının bile kendinde nasıl da etkisinin olduğunu anlatışı,Ömer'in de dediği gibi ''farkında olmadan neler yaptı'' demesi gibiydi.İkisi de aslında farkında olmadan çok şey yaparak bağlandılar birbirlerine.Yani Neriman'ın ''aşk teknik taktiktir'' tezini çürütürcesine bu işlerin ne teknik ne de taktikle hiçbir alakasının olmadığını gösterdiler.Tamam Neriman canımız ciğerimiz severiz ama kendi işine bilmeden taş koyan tek kişidir herhalde.
''Su gibisin''... Ömer'in çevresinde şimdiye kadar hep aynı fabrikadan çıkmış gibi yapay kadınlar olmuş (bknz:Yasemin,Feryal...) Defne ona unutmaya yüz tuttuğu ya da aklının en derin köşesine gizledi duyguları hatırlattı.Her erkek annesi gibi kadın sever derler ya Ömer'de Defne'de annesinde ki doğallığı ve sıcaklığı buldu.(Kalbin ''gerçekten'' atmıyosa görüntün Full HD olsun ne fayda...)
Biz Defne ve Ömer kaç bölümdür yakınlaşsın derken atı alan Üsküdar'ı çoktan geçti.İso ile Yasemin hızlı adımlarla ilerliyor.Sanki yıllardır birbirlerini bekliyormuş da kavuşmuşlar gibi.Sinan'ın Yasemin'de gördüğü ama ona yaşatamadığı eksik duyguları İso çok güzel icra ediyor,Yasemin'deki o eksikliği dolduruyor ama İso'da ki eksiklik ne de Yasemin'de onu buluyor bir türlü çözemedim.(Bunu çözen varsa anlatıversin bana).Yasemin ve İso yakınlığı da aslında baya tehlikeli bir hal almaya başladı.Yasemin Defne'ye artık daha fazla bilendi ve İso bunların farkında değil ve bilmeden Yasemin'e Defne ile ilgili gerçekleri söylerse yandı gülüm keten helva,işte o zaman çarşı pazar karışır.
Dizinin iki ''sorumsuz'' erkeği Necmi ve Serdar,onlar aslında şimdiye kadar öyle gösterildi.Hiçbirşeyin farkında değillermiş gibi gösterildiler ama gizliden gizliye ne çok şeyin farkındalarmış.İçlerinde nasıl da hassas adam yatıyormuş.Necmi'nin laf aralarında söylediği ince sözler Neriman'a taş çıkartır cinsten.Neriman gibi çok şey konuşup kafa karıştırmaktansa Necmi gibi bir konuş pir konuş herzaman daha etkilidir.''Kadınları özgür bırakın'' mesajını da Serdar'a söyletmek ayrı bir mesaj.Yani bu lafı Ömer veya Sinan dese zira bu kadar etkisi olmazdı.
Sinan cephesi ise şu aralar aslında en karışık kısım.Dizimizin bahtsız erkeği,aradığı aşkı bir türlü bulamayan kişi.Mutlu olmayı en çok hakedenlerden ama onunda kısmeti daha çoook uzaklar :) o gelene kadar onunda bu aşk defterlerinde öğrenmesi gereken şeyler vardı.Aşk adına kendini tanıması ve büyümesi gerekiyordu.Defne'nin saflığına o da kapılsa da o kapıdan ona ekmek olmadığını anlayacak ama ne zaman.Fırtına kapıda gibi görünüyor, bakalım bu durumda kimler savrulacak.
Yıkılıyor buralar... Bölüm sonunda tam olarak bunu dedik.Neriman aslında bilmeden (teknik taktik uygulamadan) bir laf etti Ömer'in frenleri boşaldı o hızla Defne'nin kapısına dayandı.İlk defa Türkan Sultan'la karşılaştı ve kadıncağız şaştı kaldı.Defne'nin şaşkın halinin kime çektiğini anlamış olduk :) ''Ne yeyip ne içiriyolar sana'' demesi beni bende aldı.''Ayol hergün senin torunun elleri ile besliyo deyiverdim''
Vee yarım mutlu son...Sonunda kapısı bacası olmayan bir yerde konuştularda kapı ziliydi falan filan araya girip konuşmaları yarım kalmadı.''Artık açık açık konuşalım'' derken bile üstü kapalı konuşuyolardı ama olsundu.Bu bile bize yeter derken yeni bölüm fragmanı ile heyecanımız Everest'in zirvesine çıkıp kamp kurdu.
Yeni bölümde ve sonrasında çiftimizin aşklarını gizli yaşayacaklarını düşünüyorum.Yani Neriman taktiklerini bir köşede yapadursun bizimkiler çoktan aşk defterine güzel şeyler yazmaya başladı bile.Bu kaçamak aşk bir süre bize yeter sonrasında olacaklara da ya nasip diyoruz.Yeni bölümde heyecanla görüşmek üzere...
Yorumlar
Yorum Gönder