AŞK İNCELİK,SEVGİ EMEK İSTER ''İNADINA AŞK''

Meşhur bir videoda orta yaşlarda abla diyo ki ''nerde öyle erkek ben göremedim'' hah işte o nerde öyle erkek dediğimiz tüm erkek çeşitlerini İnadına Aşk'a sığdırmışlar.Yalın'ı ve Deniz'i görünce diyosunuz ki ''cidden böyle erkek yok'' ama sonra Çınar'ı görüyoruz ve işte tipik öküz erkek tipi diyoruz.Malum bu öküz erkek tipi etrafta çok,adam tutturdu straplez de straplez.Nedir bu straplez deyip duruyor,straplez'in adının Çınar yüzünden strapLAZ olması için öneri sunmak istiyorum.Be adam bu kadını sanki evinde otururken gördün,tanıdın,sevdin.Yeşim'in yanında göbeği açık kıyafet giymesine alıştın,e kadının en özel ve mutlu gününde alt tarafı ay pardon üst tarafı dekolteli gelinlik giymesine ne diye engel olmaya çalışıyosun.Adı ile müsemma inat aşıklarımız birbirlerini oldukları gibi kabul edemedikleri sürece bu çatışmalar daha çok su götürür.Daha düğün hazırlıklarının en başında,straplez konusunda olaylar yaratan Yeşim ve Çınar,sonraki evrelerde daha neler yaşarlar az çok hayal edebiliyorum.Gelinlik sorunu şimdilik aşılmış gibi görünse de bu ikili birbirlerinin karakterlerine alışana kadar daha çok kavga ederler gibi görünüyor.

Ah Defne ah,sevdiğin adamı çocukluk travmasından çıkarmak sana mı düştü,bırakta o işi bir bilen yapsın sen ilişki yaşa demek istiyorum ama bu fındıkta sağlıklı ilişki yaşamak adına böyle bir aksiyonun içine giriyor.Sevdiği kalasının bu hassas noktasını bilmesine rağmen,anne konusu açıldığında bile alev alacak gibi olan Yalın'ın üstüne bir kova benzinle gitmiş gibi oldu.Hadi Defne'nin bu anneyi bulma sevdasını anlıyorum da,Yalın'ın annesini bulması halinde Defne'ye göstereceği tepkiyi anlamıyorum.Belli ki bu fındık seni seviyor ve mutlu olmanı istiyor.Hem ayrıca Defne sadece Yalın'ın çocukluk travmasından kurtulması için annesini bulmuyor,aynı zaman da Yeşim'in de düğününde annesini yanında istemesi sebebi ile arayış içine giriyor.Yani hem Yalın'ı çocukluğu ile yüzleştirip hemde en yakın arkadaşını mutlu etmeye çalışıyor.Bir taraftan Yalın annesinin adını bile duymaya tahammül edemezken bir yandan Yeşim anne özlemi duyuyor.Ve Defne'de bu ikilem arasında kalıp yine olmayacak işler çevirecek.Bu konuda birazcık bencillik yapacak ama bu hatasından son an da vazgeçip doğruyu bulacak diye düşünüyorum.

Çıkmaza giren Deniz ve Ezgi aşkı Leyla'nın ve Damla'nın dürtüklemesi ile yoluna girmeye başladı.Ezgi'nin zamanında nişanlısı tarafından aldatılmış olmasının hesabını Deniz'den çıkarması artık fazla oldu derken Damla'nın Deniz'e bu konu ile ilgili yapmış olduğu açıklama beni bile tatmin etmişti.Haftalardır kızdığım Ezgi'yi bi an da affetmiş oldum.Bu konuyu artık aşmış olduklarını düşünüyorum ve Ezgi Deniz aşkından romantik zamanlar bekliyorum.Çünkü bölümdeki Cem Belevi'nin piyano ile şarkı söylemiş olduğu an'lar ve sonrasında bu ikili arasındaki yakınlaşma,bu ilişkinin ne denli yoğun yaşanacağının ipuçlarını verdi.

Ve Damla,onun bu inanılmaz değişimini çok akıllıca bulduğumu belirtmek istiyorum.Tahminim şu yönde,Damla karakteri Defne'nin 3.abisine hazırlanıyor.Karadeniz gelini olmak kolay değil.Damla'nın da eski hali ile Barutçu'lara gelin olması kolay değildi.Bu sebeple bu değişimi son derece mantıklı buluyorum.Bu tabiki benim düşüncem,başka türlüsü olur mu onu bilemem izleyip gereceğiz.Ama Damla'nın bu hali çok çok iyi oldu.

Adem karakterini düşünen,yazan ve bu karaktere uyacak en iyi kişi olarak Mesut Yılmaz'ın olmasını sağlayan o güzel akıllara şapka çıkarmak istiyorum.Zaten Kızılelma'dan beri sevdiğim bir oyuncu olan Mesut Yılmaz,Adem rolü ile enfes sahneler izletiyor.Tabiki o sahneleri yazanlara çok başka saygım var ama bize o güzel tadı yansıtan Mesut Yılmaz tek kelime ile döktürüyor.Kendi kendine tripleşmesi,bittu kestuk deyip yaptığı o el hareketi daha şimdiden arkadaşlar arası muhabbetlerimize bile girdi.Kimse darılmasın gücenmesin ama daha daha çok Adem sahneleri görmek istiyorum.Habibe ile ikisinin de çok egzantrik ikili olacağını düşünüyorum.Çok çılgın,deli dolu bir aşk hikayesi olacak :)

Can Yaman diyor ki ''22.bölüm benim adıma baştan sona dram olacak'' ... Şahsım adına şunu söyleyebilirim,Gönül İşleri'nde ilk gördüğüm an'da bile onun farklılığını hissetmiştim,orada kendini ispat etmeye başlamıştı ama İnadına Aşk ile hem komedi de hem dramda ne kadar iyi bir oyuncu olma yolunda kocaman kocaman adımlar attığını bizler görebiliyoruz.Duygusal sahnelerde bir bakışı ile yüreğime saldığı hüzün,Defne'sini severken ki o seven adam bakışları,yüreğinin içine saklarcasına sevmesi,bütün bu duyguları hissettiren bir oyuncu olmak,hele ki buna inadırmak fevkalade güzel bir başarı öyküsü.Ve 22.Bölüm ile bizi bir hayli ağlatacağa benziyor.Ağlarken ağlatabilen adamın o duygusal sahnelerinde beynimin fon müziğinde ''Sen ağlama bir damla gözyaşın yeter,sen üzülme gülüm gamzende güllerin biter'' şarkısı çalacak.

Bir notta dün akşam bölüm öncesi Fox Tv'nin Youtube kanalında yapılan soru/cevap yayını ile ilgili.Defne ve Yalın çiftinin nasıl bu kadar uyumlu olduğunu o yayın ile anlamış bulunuyorum.Can'ın Defne'yi aratmayan çenesi,Açelya'nın sevimliliği,her ikisinin mükemmel uyumu,birbirlerini en ufak ayrıntıya kadar ezbere bilmeleri,kıvrak zekaları ve ince espri anlayışları hem şahsi olarak hem de bir oyuncu olarak onlara saygı ve sevgi duymamı daha da çok sağladı.Hatta izledikten sonra bu süper ikiliye bi program yapılsa süper olur diye düşündüm ama sonra Can'ın çenesinden kendimizi korumamız gerektiğini düşündüm :) Bu ikili ballı lokma gibi valla,arada bir böyle yayınlar yapsalar hayır demeyiz.

Haftaya yayınlanacak 22.Bölümün çok önemli ve Defne Yalın ilişkisinde dönüm noktası olabilecek bir bölüm olacağını düşünüyorum.Bu ilişki büyük bir sınavdan geçiyor ve bakalım aşk galip çıkıp affeder diyecek miyiz? Yalın annesini karşısında gördüğünde hem annesine hem de Defne'ye tepkisi nasıl olacak.Şimdiden iyi seyirler diyorum...