SEVENE AFFETMEK YAKIŞIR... ''İNADINA AŞK''
Geçen hafta nerede kalmıştık,Yalın doğum gününe annesini getirip Defne ve Yeşim'in arkadan iş çevirmelerinin acısını çıkarmıştı.Peki o iş o kadar kolay mı atlatılacaktı?Tabiki de hayır.
Yalın demişti ki ''bi dağıtırsam taşlarımı toplayamam,kimse toplayamaz'' ve öylede oldu.Şuan taşlar feci dağıldı,ne Yalın toplayabiliyor ne Defne ne de birbaşkası.Beraber toplarız diyen ve bu konuda çok istekli olan Defne'nin o taşları toplamasına Yalın izin vermedi ve vereceğe de benzemiyor..Zaten izin verse hemen affedecek,yelkenler hoop hemen suya inecek.Defne de pek affedilir bişey yapmadı zaten,Yalın'ın bu konuda ki hassasiyetini bilmesine rağmen bencillik yaptı.Yalın'ın da aslında en çok kızdığı konu buydu,Defne'nin bencilce davranıp onun arkasından iş çevirmesi bardağı taşıran noktaydı.
Bir haftadır Yalın'dan alınan tüm günahlar ile onun cenneti garantilediğini düşünüyorum :) Ne sözler ne sözler,hem Yalın'a hem Aslı'ya,vay efendim nasıl aldatırmış.Tabi insanların da klasikleşmiş olan sevgilinden ayrıl hemen başka kollara git durumunun burada da olacağını sanmaları gayet normaldi ama İnadına Aşk'ın bu klasikte olmadığını bilen bizler asla Yalın'ın böyle birşey yapmayacağını zaten biliyorduk.Eski sevgilisine gidip ahının tuttuğunu ve Yalın'ca bir şekilde onu aldatmasından dolayı özür dilemesi de güzel bir ayrıntı oldu.
Bir yandan Yalın dağılan taşlarını toparlamaya çalışırken diğer tarafta Defne kendisini affettirme derdindeydi.Provalar filan derken Yalın ile yüzleşmek hiç de o kadar kolay olmadı.Yalın kavga bile söylenmeyecek bir söz ederek ''Hanım'' dedi :) . Siz güldüğüme bakmayın bu cidden kötü bir sözdü ,neden mi? Mesafenin ve araya giren soğukluğun sözüydü.Az ayrılıktan anlayan Defne'ye göre araya giren bu mesafe onun için ciddi bir sorun teşkil ediyor.Bu mesafeden etkili silahını Yalın'a karşı kullanması pek de kolay olmuyor,e etki alanında da olmayınca Defne'nin elinden hiçbirşey gelmiyordu.Evet Defne bi hata yaptı yalan söyledi,ama sevmek affetmek demekti,bu yalanı neden söylediği de çok önemliydi tabi,Defne bencillik yapmış olabilir ama bu tam bencillik sayılmazdı,ne yaptıysa hem Yalın hem de kendi için yaptı.
Bencilliğin zirvesinde olan tek isim Yeşim ne ara bu kadar duyarsız oldu ben yakalayamadım.Tamam anne özlemi yaşıyor,onun yanında olmasını istiyor ama hem bu konuda başta Yalın'ı sonrasında görümgesi Defne'yi umursamadı bile.Abisinin ne kadar kırgın olduğunu görmedi ya da görmek istemedi.Daha öncede dedim,ben olsam bu zamana kadar yanımda olmayanı bundan sonra istemem.Bana kalırsa Yeşim elbette anlayacak abisinin kıymetini ama umarım bu seferde Yeşim'in taşlarını toplamak zorunda kalmazlar.
Herkes kendi derdi ile uğraşırken Toprak ve Leyla, aşkı en doruklarda yaşayan isimler.Tek hücreli filan denilen Toprak bile bu kadar aşka gelmişken onların herkesten önce ikinci kez nikah masasına oturmaları bence an meselesi.Aslında boşa bile zaman kaybediyorlar,bu kadar işveye cilveye ne durursunuz da diyesim geliyor ama iki inat burunlarından kıl da aldırmıyorlar.Onları ne paklar bilmiyorum ama bir an önce nikah masası olmasını temenni ediyorum.
Birkaç bölümdür romantik dram kıvamında giden canım dizimiz bence artık eski romantik komedi tadına gelmesini canı gönülden istiyorum.Evet dram yönü de çok iyi ama özellikle komedi yanının çok daha sağlam olduğunu düşünüyorum.A'dan Z'ye tüm oyuncularının her türün hakkından geleceği konusunda zaten hiçbir şüphem yok,ki bu konuda gözlerimiz dolarak hatta yeri geldiğinde bizi ağlatan Can Yaman gerçeği var.Ama tüm buna rağmen bu dram yanını bir kenara bırakıp yüzlerimiz gülsün istiyoruz.Çünkü yazarlarımızın komedi kaleminin çok çok sağlam olduğunu düşünüyorum.Az dram çok komedi olması dileğimi de buraya ekleyim diyerek sözlerimin sonlarına geleyim.
Açelya Topaloğlu;tatlılıkta bir dünya markası olduğu konusunda hem fikiriz sanırım.Defne'ye öyle bir hayat veriyor ki yanlış yapmasına rağmen kızamıyoruz bile,anca ah Defne naptın da diyebiliyoruz.Bu ince çizgi de karakterin yaptığı yanlışlara rağmen onu sevdirebilmek ve yanında durulmasını sağlamak sadece Açelya'ya has bir durum,ondan başkası bunu asla başaramazdı.
Can Yaman;haftalardır cüssesi ile eş değer devleşen bir isim ki artık kelimelerim onun için kifayetsiz kalıyor.Yalın'ın o kalp kırıklığını öyle bir hissettiriyor,resmen öyle bir yaşıyor öyle bir yaşatıyor ki cidden o acıyı reelde de yaşadığını düşünüyorum,yani o kadar sahici ki artık onunla ilgili ne düşüneceğimi şaşırmış durumdayım.Hem Can Yaman hem Açelya Topaloğlu ayrı ayrı zaten şahaneler ama karşılıklı sahnelerde birbirlerinden aldıkları pozitif enerji ve uyum inanılmaz güzel yansıyor.Ve bu enerjileri asla bitmesin temennimi de buraya eklemek istiyorum.
Ben bu son satırları yazarken fragmanı izledim ve haftaya bizi daha da güzel ve beklediğimiz Yalın Defne sahnelerinin olduğunu gördüm.Yalın'ın fındığına daha fazla dayanamayacağını,Defne'nin kalasına kendisini affettireceğine dair inancım en üst seviyelerine çıkmış durumda.
Ve son kez küçük bir not senaristlerimize;senaryoyu yazarken evlilik programı izlediğinizi şaka sanıyodum ama siz ciddiymişsiniz sanırım,demek tüm bu entrikalar ordan geliyor diye düşünüyorum. :)
Sevgiler,saygılar,yazanların ellerine yüreğine,tüm oyuncularımızın emeklerine,gönüllerine sağlık.Haftaya süper romantik bir bölümle görüşmek üzere.
Yorumlar
Yorum Gönder